'Supper Time' Pierre Edouard Frère, 1876

,

Evimden barkımdan bir adım uzaklaşmadan

Kapımda karşılıyor beni yalnız bir bahar

Gün ışığı vururken yüzüme

Seni özlemek saadeti dalgalanıyor gözümde

Bir çocuk telaşla evden dışarı çıkıyor

Daha ulaşmadan istediğim yere

Meyve veriyor ağaçlar

Ve sonbaharı beklerken dört gözle

Uzakta bir göl şehre göz yaşlarıyla bakıyor

Koca maviliğin içinde

Bir çocuk sırtında çantasıyla okula gidiyor

Sırtımda çoğalan bir geçmiş

Baharın orta yerinde kuşlar söyleşiyorlar

Süslü, boyanmış bir zaman içinde

Güzelliğiyle karşımda duruyor

Gözlerini yukarıya dikmiş bir çocuk yağmuru bekliyor

Kuyrukta insanlar bekliyor yalnızlığı paylaşmak için

Ve kimse bir öne geçmek için hile yapmıyor

Bembeyaz bulutlar içinde sen görünüyorsun

Gözlerin ve saçların ıslak

Bir damla yağmur bir çocuğu mutlu ediyor

Akşamüstüne doğru, kış vakti; Bir hasta odasının penceresinde; Yalnız bende değil yalnızlık hali; Deniz de karanlık, gökyüzü de; Bir acaip, kuşların hali. Bakma fakirmişim, kimsesizmişim; -Akşamüstüne doğru, kış vakti - Benim de sevdalar geçti başımdan. Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış; Zamanla anlıyor insan dünyayı. Ölürüz diye mi üzülüyoruz? Ne ettik, ne gördük şu fani dünyada Kötülükten gayri? Ölünce kirlerimizden temizlenir, Ölünce biz de iyi adam oluruz; Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış, Hepsini unuturuz. O.V.K.

Gün ediyor gönlümü güneşin sırtında

Bir kızın bir babaya manevi aşkı gibi

Ne varsa etrafta savuruyor rüzgarın yüreğinde

Bir avuç servetiyle mütevazi bir eliyle

Üstüm başım dağınık bulutlardan bir haber

Gönder ki eylensin güzelliğin karşısında, zafer

Kazansın ki zamansız dilim, yağmurlarda

Yağdıkça yağsın üstüme tenindeki cevher

Konuş dök ağzındaki bütün incileri

Göğsüne dolan nefes çıksın dudaklarından ezgiyle

Her sabah güneş doğuyorsa

Ağaçlar yaprak açıyorsa

İnsan gülüyorsa

Toprak gebeyse güzelliğe

Her öğleden sonra acıkıyorsa gözlerim

Görmek isteği gitmiyorsa

Gün hiç durmadan geliyorsa

Daha neyi beklersin

Ellerim seni sarmak istiyorsa

Çık zamansız gel yanıma

Güzelliğinizden bahsetmek gerekirse

Öyle söylenip geçilmemesi gerekir 

                                                        biraz anlatmak lazım

Hayatta ne varsa iyiye güzele dair

Mesela güneşten gökyüzünden

Mesela çiçekten gülden papatyadan

Mesela yolda yürürken ağzına şarkı tutturmaktan

uçan kuştan yağan yağmurdan 

Aslına bakarsanız daha çok var

Bir yelpaze gibi geniş dallı budaklı bir iş bu

Sonuçta güzelliğiniz ortada